İnsan yurt dışında bir yerlere gidince hele bir de beğenince buralara bir daha gelmeliyim der çoğunlukla.Halbuki dünya büyük, çok yer var gezecek.Bir daha da oraya gitmeyeceğimizi biz de biliriz aslında ama umut işte.Stockholm ilk yurtdışı gezimdi 12-13 yıl önce.Tabi insan ne demeye kuzeye gider İtalyası, Fransası varken derseniz hep kuzey ışığı aşkına derim:) O zaman demiş miydim hatırlamıyorum buralara bir daha gelmeli diye ama şans işte fırsat oldu gittik gördük.12 sene önce göremediğim ışıkları da gördüm rahatladım.
Stockholm için en iyi zaman yaz ayları tabi.Yıllar önce gittiğimde ağustostu hava ılımandı gezmek tozmak çok rahattı şehir zaten güzel her taraf kanal köprü, sokaklarda dolaş dur. Akşamları parklarda konserler olur falan tek sorun gece diye bir kavram pek olmuyordu 12 gibi güneş batıp 3 te tekrar aydınlanıyordu.Uyumak problem olabiliyordu.Şimdi ise tam tersi.Gün 10 gibi tam aydınlanmış oluyor ve 4 te falan kararıyor tabi dondurucu rüzgar da cabası.O yüzden Stockholm'deki gezmeler daha çok 10 dakika yürüyüp girip kahve içmek şeklinde geçti.Siz siz olun giderseniz yazın gidin. Bir de çok pahalı bir su alıyorsun 30 kron yani 10 lira.Ne alırsan Türkiye'nin 3,4 katına denk geliyor bir tek benzin fiyatlarında bizimle aynı seviyedeler bu da Türkiye'de benzinin ne kadar pahalı olduğunun kanıtı. O yüzden illa tasarım bir şeyler alacağım, kuzey Avrupa müziği dinleyeceğim falan demiyorsanız Amsterdam'a gidin.Kanalsa kanal,soğuksa soğuk orada da var hem daha ucuz hem de her şey serbest:)
 |
Denizin donmuş olduğuna dikkat çekerim.
|
Stockholm'den sonra asıl durağımız olan Kiruna'ya geçiyoruz. Kiruna İsveç'in en kuzeyindeki şehir Avrupa'nın en büyük demir yatağına sahip.Tabi ki soğuk bunu Kiruna'ya vardığınız ilk dakika uçağın buzdan bir piste inmesinden ve hava alanının bile karla kaplı olmasından anlıyorsunuz.Her taraf bembeyaz ama ciddi beyaz, ağaçların bile kar ve buz tutmasıyla görünen başka bir renk yok. Kiruna Sami insanlarının şehri imiş ama anladığım kadarıyla onlar da asimile olmuşlar.
 |
Kirunanın havadan görünüşü
|
Kiruna'yı en meşhur yapan şey yakınındaki Ice Hotel.
http://www.icehotel.com/ Burası 25 senedir her ekim ayında gölden aldıkları buzlarla inşa edilip, nisan mayıs gibi de buzların erimesiyle kaybettikleri bir yer.Dünyanın dört bir tarafından buz sanatçıları gelip oteli dizayn ediyorlarmış .Her suitinde ayrı bir tema var. İçerisi -5 derece. Isı sabit.Ha gece burada konaklayan manyaklar da var.Odalara bir şey sokmak yasak sadece uyku tulumlarında gece uyuyorsunuz.Sabah vadeniz dolmamışsa henüz, uyanabiliyorsunuz. Otelde normal odalar hatta sauna hamam falan da var.Sabah uyandığınızda hala donmamışsanız hamam girip yanma şansınız da var bir nevi cehennem provası.
 |
| Otelin koridoru |
 |
| Ice Bar |
 |
| Otelin Kilisesi |
 |
| Ormanda kurtlar ulurken temalı suit |
Kiruna'da bir başka aktivite de köpeklerle kızak olayı.Ama bu böyle zannedildiği gibi kolay birşey değil öyle ben oturayım köpekler koşsun yok. Bizzat sen sürüyorsun ee köpekler de vahşi:her kızağı 4 tane köpek sürüyor ama bir kuralı var rastgele dağıtmıyorlar iyi anlaşan köpekler artık bir arada mı oluyor yoksa kankaları özellikle ayrı mı tutuyorlar sohbete dalmasınlar diye anlamadım. Lakin sonuç olarak ben becerip süremedim hayvanlar benim için çok güçlüydü daha 1. dakikada kızaktan fırlayıp uçtum köpekler de dönüp bakmadılar bile koşup gitti hayvanlar.Bu arada asıl demek istediğim evet çok narin, ufak tefek, çıtı pıtı bir insanım vals salonlarında olmam gerekirken hayatın bir keleği üzerine bu köpeklerin yanına düştüm:)
 |
| Bunlar masum gözüküyor ama benimkiler hiç öyle değildi çok vahşiydiler |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder